Susmanın Sevâbı

228. SAYI | 2005 Şubat Sâdık DânâAYIN SOHBETİ

Dilin âfetleri çok ve kendini bunlardan korumak zor olduğu için, elden geldiği kadar susmak en iyi çaredir. O hâlde insan, zarûret mikdarından fazla konuşmamalıd...

Dergi yazılarını okumak için abonelik gerekmektedir!

Abone olmak için tıklayınız Giriş yapmak için tıklayınız

PAYLAŞ:

Sâdık Dânâ

Konya Kadınhanı’nda doğdu. Babası hayır sever bir tüccar olan Ahmed Hamdi Bey, annesi Âdile Hanım’dır. Dedesinin babası Topbaşzâde Ahmed Kudsi Efendi (ö. 1889), Hâlid el-Bağdâdî’nin halifelerinden Boz

228. SAYISINDAKİ DİĞER YAZILAR
Kalb-Hayat Birlikteliği
Kalb Hassasiyeti
Kalbin Arı-Duruluk Kıvamı İhlâs
“Hamd, Her Uzvu Yaradılış Sırrına Uygun Kullanmakla Olur”
Soranı da Sorulanı da Sorumlu Kılan Bir Sual: “Ne Haldesiniz?”
İmân Ağacı ve Meyveleri
“Burada Krallar da Kuldur”
Arafât Niyâzı
Nâ’t...
Kutlu Topraklarda Farklı Bir Heyecan: Ziyaretler
Kur’ân’ın İnsana Çağrısı “Sanma, Aldanma!”
Bir Veli Muhaddis
Nefisle Mücâdele
Susmanın Sevâbı
Hak Dostlarının Gönül İklîminden Saâdet Damlaları 1 -Kalb-i Selîm-
Namaz Bilinci ve Geleceğin İnşâsı
Suâller Baş Kaldırdığı Zaman
Duyuşlar
“Kutlu Doğumu Başlatmayı Rabbim Bize Nasib Etti”
Kendimizi Tanıyor muyuz?
Ah Bağdat!
İslâm Ahlâkının Esasları
Korkmadan, Telaşlanmadan ve Elbette Bilgi ile...
Osmanlı’nın Uzaktaki Dostları Orada Bir Açeh Var!
Hayatın En Zor Sınavlarından Biri Özürlü Ya da Ona Yakın Olmak
Damar Sağlığımız
Hanım Cenâzeleri Yıkayan Ümmü Atıyye (radıyallahu anhâ)
Bu Hoş Sadâyı Dört Gözle Bekliyoruz
Sunuş