Müminler olarak Hak ve hakikatin hâkimiyeti adına fert ve cemiyet olarak ayakta kalmanın ve daha ötede etkin olmanın yolu her seviyede bir velayet hukukunu sağlayabilmekten geçiyor. Aksi halde bu âlem, zulümlerin, fitnelerin ve fesatların bir yuvası haline gelir. Okyanus dalgaları misali böylesi ifsat ve zulüm karşısında ise her seviyede kişi, kurum ve devlet elbette zarar görecektir.
Yeryüzünü imar etmek ve orada ilay-ı kelimetullah vazifesini ikame etmek yalnız Allah’a kulluğu şiar edinen müminlere yüklenmiş ana vazifelerden biridir. Bu vazifeyi ifa etmenin olmazsa olma...
Dergi yazılarını okumak için abonelik gerekmektedir!
YORUMLAR